Searhing...
There were no results.
Renka Hotel & Spa, with its unique architecture, located in Göcek, where the sea meets the green and quiet, has a calm atmosphere with 400 years old sycamore and citrus trees and provides a peaceful holiday. Renka Hotel & Spa with its hand-made stone building that holds the stained glass in which Göcek bays are portrayed, indoor pool that is surrounded by Tlos mosaic that reflects the Lycia period, a Göcek Map designed with olive trees and branches in the main building, Lycia inspired coins m
ade from ceramic in the entrance of the main building and water color paintings that represent the area which are designed distinctively for each room offers its guests an exclusive stay. Renka Hotel & Spa also gives you the peaceful atmosphere in which you can getting cooler with its half olympic pool which is surrounded by green environment. With its unique and chic design, our masseuses are ready to welcome you in Spa center all year long.
294 metre yüksekliğindeki Sandras, Muğla bölgesinin en yüksek dağı. Dağın eteklerinde “saklı” duran iki “cennet” var. 400 metre aralığı 300 metre derinliği bulunan Top gözü Kanyonu ile yazın narenciye deposu ovayı sulayan Yuvarlak Çay, yemyeşil bitki örtüsü ve tertemiz havasıyla insana sağlık ve zindelik aşılıyor. Kayaların arasından çıkıp, gün ışığıyla tanışan kar suları seyrine doyulmayan bir şelaleye dönüşüyor. Başka söze hacet yok, burası ovası, yaylasıyla, kanyonu, şelalesiyle sanki bir “tabiat mucizesi”. Köyceğiz sırtlarında yer alan ve 2294 metreyle Muğla bölgesinin en yüksek dağı olan Sandras’ın eteklerinde bulunuyor.
Fethiye çevresinin en büyüleyen yerlerinden birisi de Kelebekler Vadisi’dir. Milyarlarca kelebeğin kayaları, ağaçların gövdelerini ve yapraklarını, bir şal gibi örttüğünü görmek turistleri hayran bırakıyor. Buraya gitmek için önce Ölü Deniz’e gitmeniz gerekiyor. Kiralayacağınız ya da dolmuş usulü gidiş-dönüş yapacağınız bir tekneyle vadinin kumsalına inebilirsiniz.2000 metre yükseklikteki Babadağ’ın eteklerindeki Kelebekler Vadisi’nde 2 patika var. Biri şelalelere, diğeri Faralya Köyü’ ne gidiyor. Vadinin kumsalında konaklama imkânı bulunmuyor. Çadır kurmak için uygun. Yazın kumsalda bir kır lokantası kuruluyor. İşletmeciler vadiye çıkış konusunda ziyaretçilere yol göstermektedir.
Hisarönü Köyü’nden sonra 5 km daha ilerlerseniz eski bir Rum köyü olan Karaköy’e ulaşacaksınız. İstiklal Savaşı sonrasında nüfus değişiminde köy sakinleri Yunanistan’a göç ettiler. 1922 yılına kadar 25 bin kişi yaşadığı köyün , düzlük kısmında 2000 kişilik bir nüfus var. Ancak eski köyün yer aldığı yerde evler kapısız , penceresiz sessizliğe gömülmüş durumda. Köyün alt kısmındaki bazı evler restore edilmiş. Burada yaşayanlardan biri İstanbullu bir ressam. Senenin yarısını bu köyde geçiriyor. Bir diğeri de köpeği ve tavuklarıyla tek başına yaşamını sürdüren Kaptan. Tarihle dolu olan bu köy ziyaretçilerinin ilgisini her daim çekiyor.
Göcek – Fethiye yolu üzerinde , birçok sayıda koy ve plaj bulunmaktadır. Koy , güneş ışığını geçirmeyen özellikteki günlük ağaçlarının içinde yer alan büyüleyici bir doğa harikasıdır. Göcek – Fethiye karayolundan gidildiğinde 1 km içeride bulunan Günlüklü Koyu’nun kumsalı Günlük (Sığla) ağaçlarıyla kaplıdır. Çadır kurmak , kamp yapmak ,isteyenler için ideal bir yerdir.